top of page

Charles Flint: IBM’i kuran iş adamı…

Amerikalı iş adamı Charles Flint, 19. yüzyılın son çeyreğinde başta ticaret ve ulaşım sektörü olmak üzere çeşitli alanlarda önemli başarılar kazanmıştı. Kurduğu ve ortak olduğu şirketleri birleştirerek idari ve mali yapılarını güçlendirmesi, sonraki süreçte “tröstlerin babası” lakabını almasını sağladı. Aynı veya farklı sektörlerde hizmet veren şirketlerin bir araya gelerek tekel oluşturması sektörel rekabete zarar verse de oluşan güç birliği başta teknoloji olmak üzere birçok alanda önemli yenilikleri beraberinde getirdi. 1911 yılında yatırım, ölçüm sistemleri, motor ve jeneratör üretimi alanında faaliyet gösteren dört şirketi satın alarak kurduğu CTR, bilgisayar teknolojileri alanında satın aldığı patentlerle ve geliştirdiği yeni teknolojilerle kısa sürede büyük bir güce ulaştı. 1924 yılında IBM ismini alan şirket, bilgisayarların henüz mekanik sistemlerle ve delikli kartlarla çalıştığı yıllarda sayısız yeniliğe öncülük yaptı. Bir Ofix Blog klasiği olan başarı hikayeleri köşemizde bu hafta, Charles Flint‘in hayatından kesitler sunarak başarı hikayesini okurlarımızla paylaşacağız. 

İçerik Başlıkları




Charles Flint kimdir?

Charles Flint olarak bilinen Charles Ranlett Flint, 24 Ocak 1850 tarihinde ABD’nin Georgia eyaletine bağlı Thomaston’da dünyaya geldi. Babası Benjamin Chapman, annesinin amcası tarafından evlatlık alınmış, böylelikle soyadını Flint olarak değiştirmişti. Küçük Charles‘ın çocukluğu Maine’de geçti. Daha sonra New York’a yerleştiler. Babası burada Chapman & Flint şirketinde ticarete başladı. Ailesi küçük Charles‘ın iyi bir eğitim almasını ve günün birinde işlerin başına geçmesini istiyordu. Dönemin en önemli üniversitelerinden biri olan Brooklyn Politeknik Enstitüsü‘ne giriş yapan Charles Flint, burada mühendislik eğitimi aldı. 1868 yılında mezuniyetinin hemen ardından iş hayatına atıldı. Önce babasının şirketinde, ardından bir nakliye şirketinde çalışmaya başladı. 1876 yılına kadar devam eden bu çalışmaları sırasında ticaretin inceliklerini öğrendi. Özellikle lojistik alanında önemli deneyimler kazandı. Ayrıca 1876 yılında New York’ta Şili konsolosu olarak görev yaptı. Bu görevini 3 yıl sürdürdü. Aynı zamanda da ABD’nin Nikaragua ve Kosta Rika başkonsolosu olarak görev yaptı. 

#gallery-1021 { margin: auto; } #gallery-1021 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1021 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1021 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ Charles Flint (1850-1934)

Ticaret alanında önemli başarılar kazanan Benjamin Flint, bu başarısını büyük ölçüde kendi gemi filosuna sahip olmasından elde ediyordu. Chapman & Flint şirketinin gerçekleştirdiği ihracat hacmi her geçen gün artıyordu. Üstelik şirket farklı alanlarda çeşitli yatırımları hayata geçiriyordu. Bununla birlikte o dönemin koşullarında farklı şirketleri koordineli bir şekilde yönetmek zordu. Nitekim 19. yüzyılın son çeyreğinde başta iletişim olmak üzere teknoloji alanında imkanlar sınırlıydı. Bugün çok sıradan hale gelen bilgi işlem teknolojilerinin hiçbirisi icat edilmemişti. Böyle bir ortamda farklı şirketleri birleştirip tek bir merkezden yönetmek çeşitli bakımlardan daha avantajlıydı. 1892 yılında Charles Flint, Chapman & Flint bünyesinde yer alan farklı birkaç şirketi birleştirerek US Rubber şirketini kurdu ve şirketin başına geçti. Konsolosluk ve başkonsolosluk yaptığı yıllarda Latin Amerika ülkeleriyle bağlantılarını güçlendirmesi, ticari alanda da kendisine çeşitli fırsatlar sundu. 1893 yılında Charles Flint, Brezilya hükümetinin donanma filosunu yenileme projesinde aktif bir rol üstlendi. 

#gallery-1022 { margin: auto; } #gallery-1022 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1022 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1022 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ Kurduğu bağlantılar sayesinde 19. yüzyılın son çeyreğinde büyük bir güce ulaştı.

Charles Flint ve Tröstleri

1890’lı yıllarda Charles Flint, genel nakliye firmaları ve uluslararası komisyon acenteleriyle çeşitli ortaklıklar kurarak ekonomik gücünü daha da arttırdı. Bu dönemde başta Peru olmak üzere Güney ve Latin Amerika’da şeker ekim makineleri için milyon dolarlık siparişler alıyordu. Bu nedenle iş makineleri pazarına girmeye karar verdi. Ardından satın alabileceği veya ortak olabileceği şirketleri araştırdı. Kısa sürede satın aldığı ve ortak olduğu şirketlerin yakaladığı büyüme, Charles Flint ismini sanayide önemli hale getirdi. Bununla birlikte Flint‘in tasarladığı tröst modeli, başlangıçta sanayi sektörüyle ve belli bir alanla sınırlıydı. Yani daha çok iş makinelerine odaklanmıştı. Bu modelde farklı şirketler kâr marjlarını arttırmak için birbirleriyle rekabete girmiyordu. Oysa güç birliği yaparak birleşmeleri ürün ve hizmet kalitelerini arttırıyordu. Bu da özellikle ihracatta avantajlı olmalarını sağlıyordu. Güney ve Latin Amerika’ya yapılan ihracattaki artış, bu modelin başarısını ispatlamıştı. Böylelikle Flint, tröst modelini farklı alanlara ve sektörlere doğru genişletmeye başladı. 

#gallery-1023 { margin: auto; } #gallery-1023 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1023 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1023 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ 1900’lerin başlarında Amerikan sanayisinde Charles Flint’in tröstleri önemli bir güce sahipti.

Charles Flint‘in tröst modelinde gerçekleştirdiği bu değişim sadece kendi tröstleri için değil, aynı zamanda ABD ekonomisi için de önemli sonuçları beraberinde getirecekti. Bu değişimde esas amaç, bir sektörde işler yolunda gitmese bile diğer sektörlerden gelecek kârla tüm yapıyı güçlü tutmaktı. Dahası, Flint‘e göre Amerikan sanayisinin geleceği tröstlerin başarısına bağlıydı. Şirketlerin iç pazarlarda birbirleriyle rekabet etmesi ekonomiye kazanç getiremezdi. Oysa tröstlerin güçlenerek büyük kârlar elde etmeleri ABD’yi dünya liderliğine taşıyabilirdi. Bu süreçte Charles Flint, farklı şirketleri satın alarak tröst oluşumunu hızlandırdı. Kurduğu tröstler içinde bir tanesi çok daha önemliydi. Nitekim 1911 yılında yatırım, ölçüm sistemleri, motor ve jeneratör üretimi alanında faaliyet gösteren dört şirketi satın alarak kurduğu CTR Co. (Computing-Tabulating-Recording Company) bu modelin en başarılı sonuçlarından biri olacaktı. 1924 yılında IBM (International Business Machines) ismini alan şirket, Charles Flint‘in vizyonu çerçevesinde kısa sürede teknoloji alanında bir dünya devi haline geldi. 

#gallery-1024 { margin: auto; } #gallery-1024 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1024 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1024 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ Charles Flint’in kurduğu IBM, 1920’li yıllardan itibaren teknoloji alanında lider konuma yükseldi.

Charles Flint ve CTR

20. yüzyılın ilk çeyreğinde teknoloji alanında önemli gelişmeler yaşanmaktaydı. Gerçi bu gelişmeler günümüzdeki seviyenin henüz çok gerisindeydi. Nitekim bilgisayar sistemleri bugünkü gibi dijital değil mekanik sistemlerdi. Ve esasen delikli kartlarla çalışıyordu. Mikro işlemcilerin henüz icat edilmediği bu dönemde veriler delikli kartlarla işleniyor ve depolanıyordu. Yine de bu süreç hızlı bir evrimi beraberinde getirdi. Bu sürecin başlangıç noktası, 1885 yılında Julius Pitrap tarafından geliştirilen ilk bilgisayar ölçeğiydi. Bu ölçekle Pitrap, farklı bilgisayarlarda kayıt altına alınan veriler, yani delikli kartlar arasında ortak işletim protokolü geliştirmeyi başardı. Başka bir deyişle, bir sistemde depolanan verileri başka sistemlerde kullanmak mümkün hale geldi. Bu buluş, ileride bilgisayar teknolojilerinin gelişiminde en önemli kilometre taşlarından biri olacaktı. Bu nedenle buluşun patentini CTR satın aldı. Böylelikle CTR, bilgisayar ölçekleme sistemlerinin gelişiminde önemli bir avantaj elde etti. CTR‘ın satın aldığı bir diğer patent de sağlık hizmetlerinde kullanılan özel bir çizelgeleme sistemiydi. 

#gallery-1025 { margin: auto; } #gallery-1025 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1025 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1025 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ Bilgisayarların delikli kartlarla çalıştığı yıllarda CTR’ın temellerini attığı IBM, bilgisayar teknolojilerinde pek çok dönüşüme öncülük yaptı.

Zaman içinde CTR bünyesinde bilgisayar teknolojileriyle ilgili çok sayıda buluşun patenti toplanmaya başlandı. Bu çalışmalarda Charles Flint için esas amaç, özellikle sanayide büyük başarılara öncülük yapmaktı. Bunun da yolu sanayinin her alanında kullanılabilecek ve birbirleriyle eşgüdümlü çalışabilecek bilgisayarlardan geçiyordu. Nitekim 1888 yılında Alexander Dey tarafından icat edilen ilk çevirmeli kaydedici önemli bir buluştu. Çünkü bu buluş, veri depolama teknolojilerinde yeni bir sayfa açmıştı. Dey‘in şirketini satın alan CTR, bu teknolojiyi de bünyesine kattı. Ayrıca 1889 yılında Harlow Bundy‘nin kurduğu Bundy Manufacturing Co. dünyada ilk kayıt yapan şirketti. Bu şirketin CTR bünyesine geçmesi, kayıt cihazları alanında şirketin güçlenmesini sağladı. Diğer taraftan 1890 yılında Herman Hollerith‘in icat ettiği çizelgeleme sistemi ABD’de nüfus sayımını kolaylaştırmıştı. Bu sistemin de patentini satın alan CTR, döneminin en büyük teknoloji tröstü haline geldi. Sonraki süreçte birçok patent Charles Flint öncülüğünde CTR tarafından satın alındı. 

#gallery-1026 { margin: auto; } #gallery-1026 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1026 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1026 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ Satın aldığı patentler sayesinde CTR, ABD’nin en büyük teknoloji tröstü haline geldi.

CTR’dan IBM’e

1920’lerin başlarında CTR, farklı sanayi alanlarında kullanılan bilgisayar destekli makineler için çizelgeler ve delikli kartlar üretiyor ve satıyordu. Bu makineler arasında ticari teraziler, et ve peynir kesiciler gibi pek çok makine vardı. Diğer taraftan CTR‘ın toplam çalışan sayısı 1300 civarındaydı. Merkezi New York’ta bulunan şirketin Detroit, Michigan, Ohio, Ontario, Toronto ve Washington’da fabrikaları vardı. CTR‘ın hızlı bir büyüme ivmesi yakaladığı bu yıllarda Charles Flint‘in önemli bir sağ kolu vardı. Nitekim bu kişi, ABD’nin köklü teknoloji şirketlerinden NCR‘ın eski yöneticisi Thomas Watson‘dı. 1914 yılında Watson‘ın CTR‘a genel müdür olması, şirketin büyüme sürecini hızlandırdı. O tarihte 40 yaşında olan Watson, satış ve pazarlama alanında önemli deneyimlere sahipti. Özellikle satış teşvikleri, müşteri odaklı çözümler ve benzeri konularda Watson, kritik süreçleri başarıyla yönetti. Hatta CTR satıcılarının koyu renkli takım elbise giyme zorunluluğu bile Watson‘ın geliştirdiği bir stratejiydi. Bu gibi yöntemlerle CTR‘ın pazar gücü hızla arttı. 

#gallery-1027 { margin: auto; } #gallery-1027 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1027 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1027 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ 1914 yılından itibaren CTR, Thomas Watson öncülüğünde satış ve pazarlamada önemli başarılara imza attı.

1924 yılında CTR, adını değiştirmeye karar verdi ve IBM adını aldı. Bu isim International Business Machines ifadesinin baş harflerinden oluşmuştu. Üstelik 1917 yılından itibaren şirketin Kanada ofisi tarafından kullanılmaktaydı. IBM bünyesinde geliştirilen ürünler arasında ilk olarak döner baskı makinesi büyük bir başarıya imza attı. Nitekim bu makinenin basım hızı dakikada 1000 karttı. Başka bir deyişle o günün teknolojisine göre mükemmel bir hıza sahipti. 1925 yılında IBM, bir taraftan Güneydoğu Asya pazarına giriş yaparak Filipinler’de ofis açtı. Diğer tarafından da Fransa’nın Vincennes kentinde fabrika kurdu. 1928 yılında 2 kat daha hızlı IBM kartları pazarda büyük heyecan yarattı. IBM Type 4 Tabulator ise muhasebe alanında pek çok işlemi kolaylaştırdı. Özellikle hesaplamalar için defter tutma süresini kısalttı. 1929 yılında Büyük Bunalım nedeniyle IBM‘de sıkıntılı süreçler yaşandı. 26 Şubat 1934 tarihinde Charles Flint hayata gözlerini yumdu. IBM ise bilgisayar teknolojilerine öncülük yapmaya devam etti. 

#gallery-1028 { margin: auto; } #gallery-1028 .gallery-item { float: left; margin-top: 10px; text-align: center; width: 100%; } #gallery-1028 img { border: 2px solid #cfcfcf; } #gallery-1028 .gallery-caption { margin-left: 0; } /* see gallery_shortcode() in wp-includes/media.php */ IBM’le birlikte Charles Flint, bilgisayar teknolojilerinin gelişim süreçlerini ciddi ölçüde hızlandırdı.

Tüm okurlarımızın her gününün bir başarı hikayesi ile geçmesini diliyoruz… 

Yorumlar

Fikirlerinizi Paylaşınİlk yorumu siz yazın.
bottom of page